top of page

Stem Nedir?

Bilim Çağı…


İnsanlık tarihi boyunca, 3 önemli dönüm noktası vardır. Bunlardan ilki, avcı-göçebe olarak yaşayan ilk insanların toprağı kullanmayı öğrendikleri ve bunun bir sonucu olarak yerleşik hayata geçtikleri tarım devrimidir. Tarım devrimi sonucunda, insan içinde yaşadığı doğayı sadece bir tüketici olarak değil aynı zamanda bir üretici olarak da kullanabileceğini keşfetmiş, o toprağa yerleşmiş, yerleşik şehirler kurmuş ve bu şehirlerde toplu olarak yaşamaya başlamıştır. Toprağı bir üretim aracı olarak kullanmayı başaran insan zaman içerisinde üretim tekniklerini geliştirmeyi amaçlamış ve bu süreç sonucunda gerçekleştirdiği sanayi devrimi ile 2. dönüm noktasına varmıştır. Bu noktada insan üretimde buhar gücünden yararlanmış ve makineleşmiş bir endüstri oluşturarak üretimi çok büyük miktarlarda arttırmayı başarmıştır. Sanayi devrimini izleyen dönemde insanoğlu 3. büyük dönüm noktasını bilimsel devrim ile gerçekleştirmiştir.



Günümüz dünyası bilginin güce eşit olduğu bir yerdir. Bilgiyi üretmek ve geliştirmek ülkelerin gerek sosyal gerek ekonomik kalkınmaları için olmazsa olmaz bir şart haline geldi. Bugün, bilimsel ve teknolojik alanlarında ilerlemek bütün gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin temel hedefi haline gelmiştir. Bilimsel ve teknoloji alanında ilerlemenin yegane yolu, eğitim sisteminin bu yönde dizayn edilmesi ve çocukların ilkokul çağlarından lisansüstü eğitime kadar geçen sürede, bu konularda kişisel gelişimlerinin ve yeterliliklerinin sağlanmasıdır.


Bu yazımızda sizlere, yeni nesillerin bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel ve uygun bir şekilde eğitim almalarını hedefleyen, onları, içinde yaşadığımız bilim ve teknoloji çağına hazırlamayı amaçlayan, hemen dünyanın bütün gelişmiş ülkelerde uygulama alanı bulmuş olan, STEM eğitim metodundan bahsedeceğiz.


STEM Nedir?


STEM terimi ilk defa 2001 yılında Biyolog Dr.Ramaley tarafından kullanılmıştır. STEM; bilim/fen (science), teknoloji (technology), mühendislik (engineering), matematik (mathematics) alanlarının harmanlandığı, okul öncesi dönemden başlayarak lisansüstü eğitim seviyesine kadar devam eden, müfredat odaklı, multidisipliner, uygulamalı bir yaklaşımdır. Fen, teknoloji, mühendislik ve matematik disiplinlerinin entegrasyonunu amaçlayan STEM eğitimi, ülkelerin son yıllarda eğitimde gerçekleştirdikleri reform hareketlerinin en yenilerinden ve önemlilerinden biridir. STEM eğitimi çerçevesinde amaçlanan, matematik ve fen gibi temel bilimlerin, mühendislik ve teknolojinin sağladığı uygulama olanaklarıyla entegre edilerek öğretilmesidir. Geleceğin meslekleri olmaya aday alanlarda öğrencilerin yeterliliklerini ve gelişimlerini sağlamayı amaç edinen STEM eğitimi, son yıllarda ülkemizde de üzerinde ciddiyetle durulan ve alanında birçok araştırmaya konu olan bir eğitim yaklaşımı olarak öne çıkmaktadır.



STEM eğitimi dinamik ve değişime açık olan yapısı ile zaman içerisinde bilim ve teknolojide meydana gelen yeniliklere adapte olmayı başaran bir sistemdir. Günümüzde STEM altyapısı ile geliştirilen birçok program bulunmaktadır. STEAM+A, STEM sistemine sanat (art) disiplininin entegre edilmesi ile ortaya çıkmış olup amacı öğrencilerin görsel becerilerini geliştirerek bilgisayar ortamında tasarım konusunda gelişimlerinin sağlanmasıdır. Aynı şekilde STREAM, STEM eğitimine robotik disiplinin entegre edilmesi ile ortaya çıkmış olup, uzay mühendisliği, elektronik mühendisliği, yapay zeka gibi alanlarda öğrencilerin gelişimlerini amaçlamaktadır.


STEM eğitiminin temel amaçlarından birisi de, her şeye kolayca ulaşabildiğimizi bu zamanda, öğrencilerin içlerinde körleşmeye başlayan merak duygusunu canlandırmak, harekete geçirmek, bu sayede onları araştırmaya ve sorgulayarak öğrenmeye yöneltmektir. STEM eğitiminde hedef; kişinin merak ettiği bir konuyu araştırarak, inceleyerek, deneyerek, yaparak ve bu süreç sonunda ulaştığı sonuçları sorgulayarak öğrenmesini sağlamaktır.


STEM Eğitimi ve Önemi


STEM kavramı çok yeni bir kavram olmakla birlikte, kavramın kökenleri 19. Yüzyılın başlarına dayanır. Dünyada teknoloji ve inovasyonda ilerlemeyi amaçlayan birçok ülkede STEM eğitimi ve STEM işgücü üzerinde giderek daha fazla durulmaktadır. Günümüzde birçok ülke eğitim sistemlerinde STEM’e yer vermektedirler. STEM şu anda Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği, Japonya, Kore, Almanya ve Çin gibi önde gelen ülkelerde ilkokullardan başlayarak ortaöğretim ve üniversitelerde uygulanmaya başlamıştır. Araştırmalarda ilkokul ve ortaokulda verilen STEM eğitimlerinin üniversitelerde en yüksek düzeye ulaştığı tespit edilmiştir. Buradan STEM eğitimlerinin öğrencilerin mesleki seçimlerine katkısının büyük olduğu sonucu çıkarılabilir.



Dünyamız baş döndürücü bir hızla değişiyor. Bilim ve teknoloji alanında ortaya çıkan yenilikler yaşam biçimimizden, üretimde kullandığımız tekniklere kadar birçok alanda köklü değişiklikler yaratmakta. Bilim ve teknoloji alanında lider olmak hemen hemen bütün ülkelerin öncelikli hedefi haline geldi. Günümüzde teknolojiye ulaşma yaşı 9-10’lara kadar düştü, çocuklarımız akıllı telefonlar, tablet bilgisayarlar vs. vasıtası ile teknoloji ile iç içe büyümekteler. İnternet teknolojilerindeki gelişim sayesinde bilgiye ulaşmanın eskiye göre çok daha kolay olduğu günümüzde, bilgi kirliliği ve yanlış, eksik bilgilendirme önemli bir sorun haline geldi. Bu sebeple eğitimden beklenilen bilginin aktarılması değil doğru bilginin nereden, nasıl öğrenileceği ve nasıl kullanılması gerektiğini kavratmaktır. Bu sebeple yeni yetişen nesilleri, mevcut değişime ve değişimin hızına uyumlu şekilde yetiştirmek eğitim politikalarının temel hedefi haline geldi. Bu noktada STEM eğitimleri ön plana çıkıyor. STEM eğitimi, üretim, buluş yapma bilgi ve becerilerini kazandırmayı hedefliyor. STEM Eğitimi almış bireylerin, iş dünyasına girdiklerinde de bu becerileri sayesinde iş hayatının istediği niteliklere kolayca uyum sağlayabilmesi ve ülkenin ekonomik kalkınmasına katkı vermesi bekleniyor.



STEM eğitimi karşılaşılacak problemler karşısında araştırma-sorgulama süreçlerinin kullanılmasını içermektedir. Günlük hayatla ile ilişkili olan dersler öğrencilerin derse yönelik ilgilerini arttıracak, düşünme becerilerini geliştirecek, onlara karşılaştıkları problemleri çözebilme yetisi kazandıracak ve bu sayede özgüvenlerinin artmasına yardımcı olacaktır.


Merak eden, sorular soran, inceleyen, araştıran ve sorgulayarak öğrenen öğrenciler, STEM eğitimi sayesinde “öğrenmeyi” öğreneceklerdir. Ancak bu şekilde hızla değişen dünyaya ayak uydurmak mümkün olacaktır. Temel bilimlerin sahip olduğu bilgi birikimi ile teknoloji ve mühendislik eğitimini birleştirerek, düşündüğünü gündelik yaşama aktarabilen, çağın gereksinim duyduğu teknolojileri geliştirebilen, başka kaynaklar tarafından geliştirilen teknolojileri anlayan, özümseyen ve kolayca kullanabilen, katma değeri yüksek ürün ve hizmet üreten bireyler yetiştirmek 21. yüzyılda ancak ve ancak STEM eğitimlerinin uygulanması ile mümkün olabilecektir. Ezbere dayalı eğitim yöntemleri öğrencilere nasıl öğreneceklerini öğretme konusunda son derece yetersizdir. Böyle bir eğitim perspektifi ile öğrenim gören öğrencilerin içinde bulunduğumuz çağa ayak uydurmaları mümkün olmayacaktır.


Teknolojik ilerlemelere ayak uydurmak hayli zor hale geldi. Gün geçmiyor ki yeni bir teknoloji üretilmesi veya üretilmiş bir teknoloji bİri sonraki seviyeye geçmesin. Böyle bir dünyaya hazırladığımız öğrenciler için bilimsel ve teknolojik konularda ki yeterlilik seviyeleri son derece önemlidir. Gartner Teknoloji İlerleme Döngüsü 2017 grafiği ile yıllar içerisinde dünyada mikroelektronik sensörler içeren akıllı toz, kendi kendini programlayabilen ürünler üretecek 4B yazıcılar, akıllı çalışma alanları, giyilebilir teknolojiler, nesnelerin interneti, otonom araçlar, makine öğrenme, derin öğrenme, blok zinciri, dijital ikiz, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, kişisel sanal asistanlar ve benzeri teknolojik ilerlemelerin hakim olacağı ileri sürülmektedir. Yakın geleceğin teknolojileri olan bu konulara yatkın olmayan bireyler ilerki zamanlarda işsiz kalma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaklar. STEM eğitimleri bireyleri geleceğin teknolojilerine hazırlarken diğer yanda da ileride gelişmesi muhtemel teknolojileri nasıl içselleştireceklerinin yöntemini de öğrencilere aşılamayı hedeflemektedir.



Ülkenin kalkınmasına katkıda bulunacak geleceğin bilim insanlarını, mühendislerini yetiştirmek ve bilimsel veriye dayalı teknolojik yenilikler üretebilmeleri için öğrencilere bilim ve teknoloji okuryazarlığı kazandırılmalıdır. Bu noktada öğrencilere bilimsel bakış açısı kazandırmayı hedefleyen STEM eğitim ve uygulamaları önem kazanmaktadır. Zira, ülkeler ancak bu şekilde bilim ve teknoloji alanında dünya üzerinde lider pozisyona yükselebilirler.


Türkiye'de STEM


Ülkemizde de son dönemde üzerinde önemle durulan bir konu olan STEM eğitimi, Türkçe’de FeTeMM (fen, teknoloji, mühendislik ve matematik) kavramı olarak ifade edilmiştir. Son dönemde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bu alanda yürütülen birçok çalışma mevcut. Aynı şekilde STEM üzerine yapılan akademik araştırmalar, deneysel uygulamalar, yayınlanan raporlar ve bu bağlamda yapılan ve yapılması gündemde olan müfredat değişiklikleri bakanlığın bu konuya ne denli önem verdiğinin bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2016 yılında yayınlanan STEM Eğitim Raporu’nda şu ifadelere yer verilmiştir; “Ülkemizin STEM eğitimi için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanmış doğrudan bir eylem planı bulunmamakla birlikte 2015-2019 Stratejik Planı’nda STEM’in güçlendirilmesine yönelik amaçlar bulunmaktadır.” Yine T.C. Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan Onuncu Kalkınma Planı’nda eğitim bölümünde belirlenen hedefler incelendiği zaman, bunların STEM eğitiminin hedefleri ile örtüştüğü görülmektedir.


Günümüzün bilgi ve iletişim çağında STEM eğitimleri ülkemiz için de çok önemli olup yeterli bilgi birikimine zamanında sahip olmak açısından uygulamalara geçilmesi gereklidir. Ülkemizde öğrencilerimizin özellikle STEM alanına ilgilerini arttırmak ve bu alanda meslek seçmelerine katkıda bulunmak amacıyla STEM eğitimleri son derece önemlidir.


STEM eğitimi kapsamlı bir programdır. Eğitim katmanlarının tamamının içine dahil olması ve her kesimin elini taşın altına sokarak üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerekmektedir. Ülkemiz için, süreç geriden takip ediyor olsa da STEM eğitimine önem vermek, eğitim politikalarımızı bu çerçevede belirleyerek gelecek nesilleri içinde bulunduğumuz çağa hazırlamak önemli bir sorumluluktur. Bu noktada sadece devlet kurumları değil bu alanda yapılacak özel kesim faaliyetleri de azami ölçüde önemlidir. Bu noktada karşımıza çıkan Bilim Merkezleri öğrencilerin STEM eğitimi almaları ve sisteme daha kolay entegre olmaları açısından hayati öneme sahiptir. Bilim merkezleri okullarda öğretilen teorik bilgilerin pratik hayata aktarılması noktasında çok önemli bir görev üstlenmektedir. Bilim Merkezleri, bilimi çocuklar için eğlenceli bir hale getiren, öğrencileri bilimsel aktiviteler etrafında sosyalleştiren bu şekilde de bilimi ve bilimsel düşünceyi öğrencilerin içselleştirmelerine olanak sağlayan kuruluşlardır. Bilim Merkezleri sayesinde öğrenciler somut çıktılar aldıklarını görecek ve ilgi duydukları ya da potansiyele sahip oldukları alanda yeteneklerini geliştirme şansına ulaşacaklardır.


Sonuç


Dünya hızla değişiyor. Bilim ve teknoloji dünyanın yeni dili haline geliyor. Bu alanlarda geride kalan toplumların gelişmeleri ve refah seviyelerini yükseltmeleri pek mümkün değil. Yeni dünya düzenine uyum sağlamak için birincil şart ülkelerin eğitim sistemlerini bu hedefe yönelik planlamaları ve gelecek nesilleri bu doğrultuda yetiştirmeleridir. Bu noktada karşımıza STEM eğitimleri çıkıyor. Disiplinler arası bir koordinasyonun sağlanarak, düşünen, merak eden, inceleyen , araştıran ve sorgulayarak öğrenen nesiller yetişmeyi amaç edinen STEM eğitimleri üzerinden önemle durulması gereken bir konudur. Yapılan araştırmalar STEM eğitimleri noktasında dünya trendlerini geriden izlediğimizi gösterse de son dönemlerde bu alanda atılan adımlar umut verici. İlerleyen dönemlerde gerek devlet politikaları aracılığı ile gerekse hızla sayısı artan özel bilim merkezleri sayesinde bu konuda bir farkındalık yaratılacak ve eğitim alanında STEM eğitimlerine tam adaptasyon sağlanmasına yönelik adımların daha kararlı bir şekilde atılacağına inanıyoruz.

136 görüntüleme
bottom of page